Gal arısı Türkiye’de ilk olarak Nisan 2014’te Marmara Bölgesi’nde (Yalova) tespit edilmiştir. Karantina tedbirlerine rağmen 2018 yılında bu bölgeden Aydın ve İzmir’e, üzerinde kestane gal arısı galleri bulunan kestane fidan satışı ile bulaşmıştır. Daha sonra Düzce; Bartın ve Kastamonu illerine bulaşmış son olarak Sinop'da e 2021 yılında görüldü.
Kestane gal arısı larvalarının bahar başlangıcında kestane ağacında oluşturduğu kkuşburnaya benzeyen yeşil-kırmızı renkli şişikler gal olarak isimlendirilmektedir. Gal aslında kestananin böceğe karşı kendini korumak için oluşturduğu yapıdır. Bu sebeple Kestane Gal Arısı, kestanelerde son sürgün, tomurcuk ve yapraklarda zarar yapmakta ve hem verimin hem de kalitenin düşmesine neden olmaktadır. Aynı zamanda Kestane balına da büyük zarar vermektedir.
Zararlıyla en etkin yöntem karantina önlemleridir. Bulaşık alanlardan kestane fidanı, aşı kalemi, çelik, sırık gibi materyallerin nakli yapılmamalıdır. Yüksek çevresel risk nedeniyle ve gal yapısının içine işleyememesi nedeniyle kimyasal ilaçların kullanımı önerilmemektedir.
Sinop bölgesnde yapılan inceleme neticesinde yoğun miktarda görülen kestane gal arısı popülasyonuna karşı en etkili mücadele yöntemi olan ve Torymus Sinensis olarak adlandırılan parazitoit arının kullanıldığı biyolojik mücadele için çalışmalara başlamıştır.
Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü, kestane gal arısının larvalarını yiyerek beslenen ve bu sebeple biyolojik mücadelede kullanılan parazitoitin üretimi için çalışmalara başlamış olup kısa süre içerisinde Eylül-Ekim ayları gibi doğaya salınarak kestane gal arısı populasyonu baskı altına alınmaya çalışılacaktır. Ancak birkaç yıl süren ve uzun zaman alan bir mücadele olacaktır. Mücadele başladıktan sonra dalların budanması, yakılması ya da kimyasal ilaç kullanımı parazitoit arıya zarar vereceği için üreticilerin kesinlikle bu faaliyetlerden kaçınmaları gerekmektedir.