Özel Haber: Özgür Tahir
Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Federasyonu, Suriye ve Türkiye’de Suriyelilere yönelik faaliyet yürüten çok sayıda Suriye menşeli sivil toplum kuruluşunu çatısı altında bulunduran Sivil Toplum Kuruluşları Birliği ve Suriyeli Dernekler Platformu’nun birleşiminden oluşan bir yapıdır.
Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Federasyonu, sivil toplum kuruluşlarının hedeflerine ulaşmasında, sorunlarını dile getiren ve toplum yararına savunuculuk yapan kapsayıcı bir birlik olma misyonu ve sivil toplum üzerinde sürdürülebilir pozitif bir etki oluşturma vizyonuyla yola çıktı.
Federasyon, bünyesindeki 35 sivil toplum kuruluşunu ulusal ve uluslararası alanda temsil etmek, Suriye ve Türkiye sivil toplumunun genel çıkarlarına hizmet edecek şekilde sivil bir etki grubu oluşturmak, Suriye ve Türkiye menşeli sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi ve toplumsal barışın desteklenmesi için çalışmak ve kadınlar ve gençlerin karar alma mekanizmalarına daha fazla katılımını sağlamak hedefiyle çalışmalarını sürdürmektedir.
Yapılan basın açıklamasını Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Federasyonu üyeleri, federasyonun üyesi olduğu Suriyeli Birlikler Ağı’nın üyeleri ve Suriye Türkmen Dernekler Federasyonu yanı sıra, Suriye toplumunun çeşitliliğini ve kültürel zenginliğini büyük ölçüde yansıtan, farklı geçmişlere, çizgilere ve çalışma alanlarına sahip toplam 200 üzerinde sivil toplum kuruluşu tarafından imzalandı.Yapılan basın açıklması metni aşağıdadır.
Suriyeli Sivil Toplum Kuruluşlarının Sığınmacıların Geri Dönüşüyle İlgili Basın Açıklaması
Suriyelilerin talebi, gönüllü ve onurlu bir dönüştür
Türkiye, 2011 yılından bu yana 3,6 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıyı kabul etmiştir. Suriyeliler, 2014'ten bu yana yabancılar kanunu ve geçici koruma yönetmeliğine tabii olmuşlardır.
Son zamanlarda bazı siyasi çevreler, Suriyelilerin varlığını seçim propagandası olarak kullanmaya başlamıştır. Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılar hakkındaki yanlış bilgi ve yalan haberler yayılmaya başlamış ve bu durum Türkiye'de yaşayan genelde yabancılara özelde ise Suriyelilere yönelik halk içerisinde gerilimin ve tepkiselliğin artmasına sebebiyet vermiştir.
Suriyelilerin komşusu ve dostu olan, Suriye'nin kuzeyindeki yaşam koşullarını iyileştirmeye gayret eden ve 500.000 sığınmacının gönüllü geri dönüşüne vesile olan Türkiye hükümeti, bir milyon Suriyeli sığınmacının gönüllü geri dönüşünü amaçlayan bir proje başlattığını duyurmuştur.
Suriyeli sivil toplum kuruluşları olarak bizler, Suriye'deki mevcut durumla olan ilişkimiz, Suriyelilerin dertleri ve meseleleri ile olan organik bağımız ve Türkiye’nin güvenlik ve refahına olan duyarlılığımız temelinde aşağıdaki hususların altını çiziyoruz:
• Suriye ve Türk halkı arasındaki ortak tarihe, kültüre, işbirliğine ve komşuluk değerlerine bağlı kalınmalı.
• Türkiye'nin iç meselelerine dahil olmamaya ilişkin olarak baştan beri sergilediğimiz tutumumuzun altını çizerek, Türkiye’deki Suriyelilerin varlığının siyasallaşma ve gerilim süreçlerinden uzak tutulması, seçim propagandası olarak kullanılmaması ve konunun insan haklarına ve hoşgörülü Türk halkının kültürüne uygun bir şekilde ele alınması çağrısında bulunuyoruz.
• Özgür, adil ve onurlu bir vatan inşa etme ideali ve bu ideal uğruna can veren bir milyonu aşkın şehidin yüklediği manevi sorumluluk, bu süreçte Suriyeliler açısından en zor şartlara göğüs germenin de temelini oluşturuyor. Bu çerçevede bizler, uluslararası toplumun 2254 sayılı BM kararı kapsamındaki vizyonu doğrultusunda Suriyelilerin; gerekli insani, güvenlik ve siyasi koşullar sağlandığında Suriye'ye dönme hakkını kullanmaya bağlı kalacağını vurguluyoruz.
• Bizler sivil toplum kuruluşları olarak, Suriye sürecine dahil olan ülkelerin üzerinde mutabık kaldığı; psikolojik, ekonomik, adalet ve güvenlik açısından Suriye’de sürdürülebilir ve güvenli bir yaşam ortamı sağlayacak ve geri dönenlerin canlarının ve mallarının güvenliğini garanti altına alacak siyasi bir çözüme varılması durumunda, sığınmacıların Suriye'ye daimi dönüşüne yönelik her türlü çabayı destekliyoruz.
• Suriyelilerin geri dönüşlerinin; çatışma, bombalama ve katliam tehdidi nedeniyle terk etmek durumunda kaldıkları kendi köy ve şehirlerine sağlanması gerektiğine inanıyoruz.
• Suriyeli sivil toplum kuruluşları olarak, Suriye’nin kendi halkı ve komşuları için güvenli ve istikrarlı bir ülke olmasını sağlamak amacıyla, Suriye toplumunu yeniden kalkındırma uğrunda katkı sunan tüm taraflarla hareket etmeye ve bu çerçevede Suriyelilerin gerçek talep ve beklentilerini sunmaya hazır olduğumuzu beyan ederiz.
Aşağıda imzası bulunan Sivil Toplum Kuruluşları, onurlu yaşam şartları, güvenli ortam ve siyasi koşullar sağlandıktan sonra, topraklarına olan bağlılıkları nedeni ile Suriyelilerin kendi rızalarıyla ülkelerine geri dönmeye başlayacaklarının idrakindedir. Nitekim mülteci krizine neden olan sorunda köklü bir çözüme ulaşılmadan sığınmacıların Suriye'ye yahut kuzey bölgelerine geri gönderilmesi, sorunu çözmeyecek ve çözümü daha zor ve karmaşık hale getirecektir.
Bu vesileyle; sığınmacıların, yaşadıkları yerleri bırakmalarının bir tercih olmadığını, uluslararası düzeyde kullanılması yasak olan her türlü silahın ve varil bombalarının kullanılmasının bu ilticanın gerçek sebebi olduğunu hatırlatıyor ve uluslararası toplumu siyasi, insani ve ahlaki sorumluluklarını üstlenmeye, sığınmacıların ilk kez evlerinden, şehirlerinden ve köylerinden çıkmalarına yol açan sorunun çözümüne bilfiil katılmaya davet ediyoruz.