AK Parti’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti’de milletvekili olmak için aday olan Melih Bulu’yu Boğaziçi’ne rektör olarak atamasına yönelik protestolar sürüyor.
Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüs ana giriş kapısı önünde yapılan eylem sırasında demir sürgülü kapıya kelepçe takıldı. Takılan kelepçe birçok yurttaş tarafından tepkiyle karşılanırken, konuyla ilgili inceleme başlatıldığı açıklandı.
BOĞAZİÇİ DİRENİYOR
Dün akademisyenlerin Rektörlük binasına sırtlarını dönerek protesto ettikleri Melih Bulu’yu bugün de yüzlerce öğrenci yaptıkları eylemle istifaya çağırdı. Birçok öğrenci, evlerine uzun namlulu silahlar ile baskın yapılarak gözaltına alınırken, bazı öğrencilere de çıplak arama dayatıldığı ve reddedenlerin darp edildiği öğrenildi.
Rektörlük binası önünde buluşan öğrenciler, “Kayyum rektör istemiyoruz” şeklinde sloganlar attı. Öğrenciler ardından ellerindeki pankartlarla güney meydanda beklemeye başladı.
Öte yandan eylem sırasında Cüneyt Özdemir’in YouTube’daki yayınına katılan Melih Bulu, kendisini yuhalayan öğrencilere el salladı. Özdemir bunun üzerine “Öğrenciler size ilginç bir hoş geldin diyor” yorumunu yaptı.
Okul dışında ise polis ablukası var. Polis, bariyerlerle okul girişlerini kapatmış durumda.
Boğaziçi Üniversitesine rektör olarak atanmasına karşı çıkan öğrenciler, okullarında Rektörlük binası önünde düzenledikleri eylemin ardından Kadıköy'e geçti.
AKP'li Melih Bulu'nun istifasını talep eden öğrencilerin toplandığı Rıhtım Meydanı'na çok sayıda polis ve TOMA geldi. Eyleme siyasi partiler, sendikalar ve çevredeki yurttaşlar da destek verdi. Binlerce kişinin katıldığı eylemde öğrenciler basın açıklaması yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Kayyum rektör Melih Bulu’nun canlı yayındaki iddialarının aksine, biz burada Boğaziçi Üniversitesi’nin azınlığını değil ta kendisini temsil ediyoruz! Biz Boğaziçi Üniversitesi’nin bileşenleri olarak kayyum rektör atamasına karşıyız. Kayyum politikalarının bizi hep kötüye götüreceğini biliyoruz, alışmayacağız, kabullenmeyeceğiz!
Bilinsin ki; yalnızca Boğaziçi’nden ibaret değiliz, tüm öğrencilerin ve ülkenin bütünün yani İstanbul Sözleşmesi uygulansın diyen Kadınların ve LGBTİ artıların; Boğaziçi Üniversitesi’nin önünde direnen Bimeks İşçilerinin ve bilumum emekçi ve ezilenlerinin demokratik taleplerini dile getirmek için buradayız. Boğaziçi gerçekliğinin ülke gerçeğinden kopuk olmadığının bilincindeyiz.Çünkü biliyoruz ki yalnızca üniversiteler değil, hem STK’lar hem belediyeler bu politik dayatmanın kurbanı olmakta ve halk iradesi hiçe sayılmaktadır. Demokratik taleplerimizi dile getirdiğimiz en temel alanlardan biri olan üniversitelerimizde ise kayyum atamaları üniversitelerimizin özerkliğini yok etmekte dolayısıyla ülkemizin geleceğini büyük bir tehdit altında bırakmaktadır. Bugün Devlet Bahçeli’nin söylediğinin aksine bizim için konu kapanmamıştır. Kayyumlara gidene kadar ve gözaltıdaki arkadaşlarımız bırakılana kadar da konu kapanmayacaktır.
Bu noktada, demokratik alanları genişletmek için, birliğimizin ve direnişimizin verdiği güvenle sesleniyoruz:
1- Gözaltına alınan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın.
2- Kayyum olarak atanan Melih Bulu ve tüm rektörler acilen istifa etsin.
3- Tüm üniversitelerde rektörlük için üniversite bileşenlerinin rızası gözetilerek demokratik seçimler düzenlensin.
Kayyumları kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz.
Biliyoruz ki; kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!"
Çeşitli üniversiteden öğrenciler tek tek söz aldı, dayanışma çağrısında bulundu ve gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılmasını talep etti.