Sağlıklı kent için, sağlıklı toprak

TEMA Vakfı, 5 Aralık Dünya Toprak Günü’nde toprağın yaşamımızdaki hayati rolünü hatırlatarak, kentlerde hızla artan betonlaşmanın yol açtığı toprak kaybına dikkat çekti.

Sağlıklı kent için, sağlıklı toprak

TEMA Vakfı, bu yıl "Sağlıklı Kentler İçin Sağlıklı Topraklar" temasıyla kutlanan özel günde; kentlerde yaşayan insanların, iklim krizi ve artan nüfus sebebiyle toprağın sunduğu yaşamsal hizmetlere her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğunu vurguladı.

Tüm canlıların yaşamı ve sağlıklı kentler için toprağı korumanın her zamankinden önemli olduğunun altını çizen TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç,: "Türkiye'deki kentsel yeşil alan oranı %1’in altında. Sağlıklı kentler için toprağı merkeze alan planlama şart... Bugün alınan her karar, geleceğimizi ve yaşam kalitemizi belirliyor. Bilimi, doğayı ve katılımcılığı esas alan planlamalar yapılmalı; başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması ve bozuluma uğrayan toprakların iyileştirilmesi konusunda acilen somut adımlar atılmalı.

Kırsal alanları hızla yutarak büyüyen kentler toprağı yok ediyor. Oysa iklim krizi ve artan gıda ihtiyacı karşısında kentlerin dayanıklılığı ve refahı, sağlıklı topraklara ve toprağın hayat verdiği yeşil alanlara bağlı. Türkiye'de 35 yılda, İstanbul büyüklüğünde alan kente dönüştü. Hem dünyada hem ülkemizde kent alanları son 35 yılda iki kat arttı. 1990–2018 yılları arasında dünyada yaklaşık bir buçuk Türkiye, Türkiye’de ise yaklaşık bir İstanbul büyüklüğünde yeni kent yapıları inşa edildi. Bu veriler, gezegenimizde her gün 33 bin 170; ülkemizde ise 667 futbol sahası büyüklüğünde toprağın betonla kaplandığı anlamına geliyor."

GIDA GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE

Plansız kentleşme ve kontrolsüz yapılaşmanın, iklim krizi ile artan sel, taşkın ve aşırı sıcakların etkilerini daha da şiddetlendirdiğini ifade eden Ataç, nüfusun büyük bölümünün kentlerde yaşadığına dikkat çekerek şunları söyledi:

"Bugün dünya nüfusunun yüzde 58’i, Türkiye’de ise yaklaşık yüzde 80’i kentlerde yaşıyor. Oysa kentlerdeki insanların gıdası betonlaşan şehirlerde değil, kırsaldaki topraklarda üretiliyor. Kentleşme sebebiyle kaybettiğimiz tarım topraklarımızın yanında başta erozyon olmak üzere, yanlış uygulamalar ve yaygınlaşan tarım kimyasalları sebebiyle de tarım topraklarımızın yüzde 30’u üretkenliğini kaybediyor. Her yıl dünyada ortalama 75 milyar ton, Türkiye'de ise 642 milyon ton verimli üst toprağı kaybediyoruz. Böyle devam ederse 2050'de dünyadaki tarım topraklarının yüzde 90'ı sağlığını ve verimliliğini kaybedecek. Buna karşılık gıda ihtiyacımız yüzde 50 artacak."

Kaynak: www.cumhuriyet.com.tr