Erdemir’in ürettiği cürufun bertaraf edilmesi gerekiyor.
Ayrıştırma pahalı bir iş ve pahalı bir iş olduğu içinde başka bir firmalara veriliyor bu iş.
Ve bu firmalar da kurallara uymadan çevre felaketi oluşturacak şekilde çok ucuza yapıyorlar bir işi.
Erdemir bu noktada rahat ben lisanslı firmalara verdim bu işi diyor ve kendini temize çıkarıyor. En ufak bir takip dahi yapmıyor.
Ancak Ereğli kamuoyu Akçakoca kamuoyu gibi hareketsiz kalmadığı için bu firmalar Ereğli’de iş yapamaz hale geldiler.
Ereğli’den kovulan bu firmalar Akçakoca’da çevre felaketi yapacak bir şekilde çalışmaya başladılar.
Ereğli’den kovulan firmalardan birine Düzce Çevre ve Şehircilik Müdürü Nurhan Kartal imzasıyla tehlikeli ve tehlikesiz atık işlemesinde mahzur yoktur yazısı verilmiş.
Ve bilahare Düzce valiliğin “ÇED raporuna gerek yoktur” kararı çıkmış.
Tehlikeli atık için “ÇED raporuna gerek yoktur” kararının verilmiş olması da bürokratik bir facia.
Bu kararda imza atan Nurhan Kartal bu tesise gelip denetleme yapmış mıdır, tutanak tutmuş mudur acaba?
Zonguldak ili sınırlarında izin verilmeyen hatta kovulan bir firmaya bu iznin verilmiş olması nasıl izah edilebilir?
Akçakoca’nın Erdemir’in çöplüğüne olmasına müsaade edilmesiyle.
Zonguldak’ta yasak olan Düzce’nin Akçakoca ilçesinde yasak değil, çünkü Akçakoca’ya sahip çıkan yok.
Çünkü Akçakoca’ya sahip çıkmak isteyen kimse yok.
Bu iş tek başına Erdemir’in, valiliğin ve çevre müdürlüğünün izni ile gerçekleşebilecek bir şey de değil.
Akçakoca Belediyesi de bu çöplük olma kararına rıza göstermiş.
ATSO başkanı Mehmet Nazım Pazvant’ın kaçak olduğu ve vergi kaydının bile olmadığı iddia ettiği şirketin 6 Ocak 2020 tarihinde Akçakoca vergi dairesinde kaydı var.
Eminin ki bu firmanın ATSO’ya da kaydı var. Çünkü ÇED raporu için harekete geçmiş bir firmanın ATSO’ya kayıt olmaması düşünülemez bile.
Ve bu firma 13 adet atık ayrıştırma izni almış olmasına rağmen izin almadığı bir işi cüruf ayrıştırma işi de yapıyor.
Yani ruhsatında olmayan bir şeyi yapıyor ve Akçakoca belediyesi sadece seyrediyor.
Yetkisini kullanmıyor.
Niçin kullanmıyor?
Akçakoca’nın Erdemir’in çöplüğü olması kararına dahli olduğu için göstermiyor.
Açık ve net olarak bir daha söyleyeyim:
Eğer Akçakoca kamuoyu Akçakoca’nın Erdemir çöplüğü olmaya tepkisiz kalırsa, bırakın böyle bir yazıyı paylaşmayı beğen butonuna bile basmayı lüzumsuz buluyorsa çocuklarımıza/ torunlarıma Erdemir’in çöplüğü olan bir şehir bırakmış olacağız.
Kamuoyu tepkisiz kaldığı sürece de işler çorap söküğü gibi devam edecek ve anlı şanlı OSB’miz Erdemir’in çöplerini işlemeyi üstlenmiş olacaktır.
Belki de Sapak bölgesinde sağlık ocağı açılması planlaması bu tesisler sayesinde akciğer ve göğüs hastalıkların artacağı öngörüsü ile yapılmıştır.
Olmaz olmaz demeyin…