Aydın ilinin Kuyucak ilçesine bağlı, Büyük Menderes Nehri’nin yanı başına kurulu şirin bir belde Yamalak.
Boğaziçi köprüsünü andıran Menderes köprüsünden geçtikten sonra Aydın-Denizli Karayolu'na 10 dakika mesafe uzaklıkta.
İçinden birçok sulama kanalının geçtiği Yamalak, genellikle hayvancılık ve tarımla geçiniyor.
Eski otantik Yamalak evlerinin çok az kaldığı beldede bölgenin iklimsel şartları ve çiftçiliğin yaygın yapılmasından dolayı motor ve tarım aletlerini koymak için geniş bahçeli ve aile bireylerinin birlikte oturduğu büyük evler inşa edilmiş.
Tarım ve hayvancılık sayesinde geniş imkanları olan Yamalaklılar, farklı bir zenginliğe de ev sahipliği yapıyorlar.
Yamalak, Büyük Menderes Nehri, bereketli tarım toprakları ve su kanalları nedeniyle, Aydın ilinin en büyük leylek popülasyonuna sahip.
Beldenin içinde çam ağaçlarının arasında eski bir konak var. Geçmiş yıllarda burada yaşayan aile büyükşehre göç etmiş. O günden beri konakta yaşayan yok.
Konağın bahçesinde, ailenin geniş tarım arazilerinde bir zamanlar tarımda kullanılan traktörler, zamana yolculuk yaptıran her modelde adeta küçük bir traktör müzesine dönüşmüş durumda. Traktörlerin bakımı da olmadığından doğayla bütünleşmiş, bazılarının tekerlekleri toprağın altında kalmaya başlamış ve erimiş.
Konakta insan yaşamı yok ancak ailenin yaşadığı dönemden kalan 10 adet çam ağacı burada zengin bir doğal ekosistem oluşturmuş.
Günümüzde böyle heybetli yüksek ağaçlar kalmadığından, buradaki ağaçlar bazı kuşlara üreme alanı olmuş.
Köyün leyleklerinden yuvayı ilk kapan en şanslı 3 çifti buradaki çam ağaçlarına yuva yapmış. Aynı ağaçlara, sadece Yenipazar Direcik köyünde görülen 50’ye yakın gri balıkçıl kuşunun üreme yaptığı görülüyor. Yüzlerce serçe ve kumru da bu ağaçları kullandığı görülüyor.
Yüzlerce serçenin sesinden, gri balıkçılların cırtlak bağırmalarından ve leyleklerin gagalarını takırdatmalarından adeta eski konağı bir kuş cennetine çevirdikleri görülüyor.
Bütün kuşlar birbirleriyle barışık bir şekilde çam ağaçlarını ortak kullanıyorlar.
Yamalak’ın içinde tarihi bir bina gibi duran konak, ağaçlarıyla, kuşlarıyla bütüncül bir şekilde korunabilirse hem beldenin tanıtımına katkısı olur hem de özellikle çocuklu ailelerin buraya ziyaret etmeleri sağlanabilir.
Aileler, çocuklarını leylekleri, gri balıkçılları, buradaki sulak alanları göstererek, buradaki canlılığı, suyun ve kuşların arasındaki bağlantıyı ve zengin ekosistem konusunda bilgilendirme açısından çok yararı olur.
Aydın Doğa Koruma ve Milli Parklar ve Aydın Büyükşehir Belediyesi bu konuda işbirliği yaparak, buradaki doğal ekosistemin korunmasını sağlayabilir ve aynı zamanda Aydın ekoturizmi için yeni bir destinasyon kazanılmış olur.
